2 Ekim 2013 Çarşamba

GAZETECİYE TWİTTER SORGUSU...

                                            Ahmet Çınar
          YURT gazetesi İzmir muhabiri Ahmet Çınar, Gezi eylemleri sırasındaki gazetecilik faaliyetinden ve paylaştığı 3 tweet’ten dolayı önce Manisa Emniyet Müdürlüğü’nde sorgulandı, dün de İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nın açtığı twitter soruşturması nedeniyle Alsancak Karakolu’nda bir saat boyunca sorgulandı.  
31 Mayıs 2013 gecesinden itibaren bir ay boyunca İzmir, Bornova, Göztepe, Karşıyaka ve Manisa’da Gezi direnişine destek eylemlerini YURT gazetesi ve BAĞIMSIZ dergisi adına izleyen YURT muhabiri Ahmet Çınar’ın, iki hafta önce Manisa Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde ifadesi alındı. 15 Haziran gecesi YURT muhabiri olarak Manisa’da gerçekleşen Taksim Gezi direnişine destek ve orantısız gücü protesto gösterileri sırasında kalabalığın arasında bulunan Çınar, Manisa Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde 2911 sayılı kanuna muhalefet etmekle suçlandı. İfadesi alınan Çınar’a kanunsuz eyleme katılma suçu isnat edildi. Çınar ise ifadesinde, sadece 15 Haziran gecesi değil, 31 Mayıs-30 Haziran tarihleri arasında her gece bir gazeteci olarak olayları takip ettiğini, ayrıca söz konusu yürüyüş ve gösterilerin anayasal bir hak olduğunu söyledi.
Demokrasi paketinin açıldığı günün ertesinde ise YURT muhabiri Ahmet Çınar bu kez de İzmir Cumhuriyet Savcılığı’nın başlattığı hazırlık soruşturması kapsamında Alsancak Karakolu’nda bir saat boyunca sorgulandı. Çınar, twitter hesabından paylaştığı üç cümle nedeniyle “kamu görevlisine hakaret” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla suçlandı.
Avukatı Ece Unutmaz’la birlikte gittiği Alsancak Karakolu’nda ifade veren Ahmet Çınar da “Söz konusu tweet’leri ben paylaştım. Kurduğum her cümlenin arkasındayım. Siyaset bilimcilerin genel bir kanaatini paylaşmak neden suç olsun? CNN International’in dünyaya ilan ettiği bir yorumu takipçilerimle paylaşmak neden suç olsun? Arkadaşım Ahmet Şık’ın yazdığı ve halen kitapçılarda satılan İmamın Ordusu adlı kitaba gönderme yapmak ve Gezi olayları sırasında ölen, yaralanan insanların hesabının sorulmasını istemek neden suç olsun? O paylaşımları önce bir cumhuriyet yurttaşı olarak, sonra da bir gazeteci olarak paylaştım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.

                          ATİLLA SERTEL: BU NASIL DEMOKRASİ?

Konuyla ilgili bir açıklama yapan ve olayı kınayan Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Atilla Sertel, “Bir yandan demokratikleşme paketi açıklanıyor, daha fazla demokrasi deniliyor diğer taraftan meslektaşımız sosyal medya paylaşımları nedeniyle sorgulanıyor. Eleştirinin bile suç sayıldığı bir ülkede basın ve ifade özgürlüğünden, demokrasiden söz etmek mümkün müdür? O bir gazeteci. Haber vermek, eleştiri ve yorum yapmak, kanaat paylaşmak gazetecilerin asli görevleri arasındadır.  Bunu bir kez daha hatırlatmayı görev biliyor, düşünce ve ifade özgürlüğünün, gazetecilerin üzerindeki baskıların bir an önce son bulmasını diliyoruz” diye konuştu.

                                          İŞTE O ÜÇ CÜMLE

Ahmet Çınar, twitter hesabından şu üç cümleyi paylaşmıştı:
-   “Diktatörler istifa etmez devrilirler diyor siyaset bilimciler. O halde devrilecek. Nokta.”
-   “11 Haziran gecesi itibariyle CNN International dünyaya ilan etti: Avrupa’nın yeni Hitler’i Tayyip.”
-   “Son on gündür İmamın Ordusu’nun saldırılarıyla yaralanan, ölen, darbe alan, travma yaşayan herkesin hesabı sorulmalıdır.”




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder