5 Temmuz 2012 Perşembe

ECEVİT İNZİBATLAR ARASINDA...

                         
                                                         (Fotoğraf: S. Boyoğlu)
           12 Eylül askeri darbesi sonrası Zincirbozan ve Hamzakoy’da zorunlu ikamete tabi tutulan eski başbakanlardan Süleyman Demirel, Bülent Ecevit ve öteki siyasiler bir süre sonra Ankara’ya döndüler. Siyasilerden çoğu köşesine çekilirken, Bülent Ecevit, asıl mesleğine döndü ve “Arayış” dergisini çıkardı. Arayış dergisindeki yazılarından dolayı birkaç kez yargılandı. O sıralar Anadolu Ajansı’nda foto muhabiri olarak görev yapan Caner Gören, gazetecilik hayatının en önemli fotoğraflarından birini Bülent Ecevit eski Ankara Adliyesi’ne inzibatlar arasında getirilirken çekti. Bu fotoğrafı yıllar sonra Foto Muhabirleri Derneği’nin yayın organı olan “Foto Muhabiri” dergisinin Haziran 2012 tarihli 13. sayısının kapağında yer aldı.
                                                              (Fotoğraf: Caner Gören)
          Caner Gören, çektiği bu fotoğrafın öyküsünü şöyle anlattı:
“Bu fotoğrafı çektiğim gün, sıkıyönetim mahkemelerine akredite diğer foto muhabirleri zamanında gelerek, mahkeme salonundaki yerlerini almışlardı. Bülent Ecevit’in sanık olarak ifade vereceği salonda kendi görüş açılarına göre de en iyi yerleri kapmışlardı. Ben ise mahkemeye çok geç kalmıştım. Panik halde mahkemenin dış kapısına geldiğimde, Ajansın aracından indim. O sırada Ecevit’i taşıyan araç da kapının önünde belirdi. Kapıda benden başka gazeteci yoktu. Ecevit’in arabadan inip inzibatlar arasında duruşma salonuna girişine kadar ki bütün hareketlerini görüntüledim. Ve ortaya bu kare çıktı…”
          Gören, darbelerin konuşulduğu bu günlerde bu fotoğrafının dergide yer almasını da anlamlı bularak,  “Yıllarca başbakanlık yapmış, Kıbrıs Barış Harekâtını gerçekleştirmiş, ABD’nin yasak koymasına rağmen haşhaş ekmiş, halkın ‘Karaoğlan’ adını verdiği Bülent Ecevit’in inzibatlar arasında ‘mevcutlu’ götürülmüş olması hâlâ içimi burkuyor” dedi.
           Caner Gören, şunları söyledi:
“12 Eylül yönetimi bu yargılamalarla o yıllar asıl mesleği gazetecilik olan Bülent Ecevit’e, ‘Sen artık yazı yazma köşene çekil’ diyordu. Bugün de benzer uygulamalar yaşanıyor; birçok gazeteci yazdıkları yazılardan dolayı hapiste tutuluyor.”
 (Süleyman Boyoğlu)   


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder