(Fotoğraf: Süleyman Boyoğlu)
AGÂH GÜÇLÜ VE ATEŞ NESİN
MARKO PAŞA'YI ANLATTI
MARKO PAŞA'YI ANLATTI
Agâh Güçlü:
“Marko Paşa’yı Aziz Nesin, Orhan Kiper, Sabahattin Ali, Rıfat Ilgaz kolektif çıkarıyorlardı. Makro Paşa 60 bin tirajı bulmuştu. Siyasi iktidara muhalif yayın yapıyordu. Onun karşılığında da Karakedi çıktı. Karakedi'yi Ömer Öztürkmen, İrfan Atagün çıkardı. Daha çok üniversite öğrencileri satıyordu. Vapur iskelesinde, tren istasyonlarında satıyorlardı. Karakedi de 60 bin tirajı bulmuştu."
Ateş Nesin:
"Karakedi biraz sulu, suya sabuna dokunmaz, cıvık, gündelik olayları hicvederek haftada bir çıkardı. Babam Aziz Nesin, Makro Paşa’yı Çemberlitaş’ta bir matbaada çıkarıyordu. Matbaanın üstünde asma kat vardı. Yarı karanlık loş bir yerdi. Odada çok basit bir çalışma masası, üzerinde babamın eski basit bir daktilosu vardı. Bir de iki tane tahta sandalye... Dışarıdan yemek ve çay söylerdi. Babam arada bir beni ve ablam Oya’yı buraya götürüyordu. Daha çok da babamı özlediğim için ben gidiyordum. Bazen halam bizi götürüyor, matbaanın kapısına bırakıyordu.
Babam kapanmaya ve toplatılmaya hazır bir dergi çıkarıyordu. Sürekli polisten kaçıyordu. Çok sık görüşemiyorduk. 6-8 yaşları arasındayken bir gün Laleli-Nişanca Derinkuyu Sokak'ta otururken, öğlen sularında babam eve geldi, ardından polisler evi bastı. Evimiz dört katlı ahşap bir binaydı. Binanın üçüncü ve dördüncü katında oturuyorduk. Ev dedemin eviydi. Binanın bir de su kuyusu vardı.
Polisler gelince halam polisleri oyaladı. Babam son kata kaçtı. Son katın odalarından birinin camının önüne sandalye koyuyor ve üzerine çıkıyor. Gürün Apartmanı'nın bahçesiyle bizim apartmanın arasında bir boşluk vardı. Babam kendisini bizim apartmanın dördüncü katından Gürün Apartmanı'na atıyor ve polisten kurtuluyor. Babam sportmen atletik yapılı biri olmasaydı, oradan atlaması mümkün değildi. Sonra o apartmanın dış kapısından kendisini sokağa atıyor ve kaçıyor.
Makro Paşa kapatılınca Merhum Paşa, Malum Paşa gibi başka isimlerle yayınına devam etti."
Polisler gelince halam polisleri oyaladı. Babam son kata kaçtı. Son katın odalarından birinin camının önüne sandalye koyuyor ve üzerine çıkıyor. Gürün Apartmanı'nın bahçesiyle bizim apartmanın arasında bir boşluk vardı. Babam kendisini bizim apartmanın dördüncü katından Gürün Apartmanı'na atıyor ve polisten kurtuluyor. Babam sportmen atletik yapılı biri olmasaydı, oradan atlaması mümkün değildi. Sonra o apartmanın dış kapısından kendisini sokağa atıyor ve kaçıyor.
Makro Paşa kapatılınca Merhum Paşa, Malum Paşa gibi başka isimlerle yayınına devam etti."
(Süleyman Boyoğlu)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder