16 Mart 2012 Cuma

BAB-I ALİ'NİN ÇINARLARI ANLATIYOR...

                                                          (Fotoğraf: Süleyman Boyoğlu)
  

           RAHMETULLAH KARAKAYA:
           "TGS'Yİ MİLLİ GAZETE'DE BİZ ÖRGÜTLEDİK"

        Ben Babıali’yi 1968-69 yıllarından bilirim. Sarıyer Lisesi’nde öğrenciyken Milli Türk Talebe Birliği’nin (MTTB) Ortaöğrenim Komitesi yönetimindeydim. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı Milli Türk Talebe Birliği’nden tanıyorum.
        Basın hayatına Türkiye Yeşilay Cemiyeti’nin çıkardığı Mavi Kırlangıç çocuk dergisinde karikatür çizerek, yazıları resimleyerek adım atmış oldum. Yani yıl 1970’ti… Şimdi Sabah gazetesinin çizeri olan Salih Memecan da Mavi Kırlangıç’ta yetişmedir.
        12 Ocak 1973’te yayın hayatına başlayan Milli Gazete’de profesyonel olarak gazetecilik mesleğine başladım. Babıali’de ilk defa bir İslamcı gazeteye Türkiye Gazeteciler Sendikası’nı (TGS) soktuk. Sendikayı bu gazetede örgütleyen üç kişiden biriyim. Diğer arkadaşlar da rahmetli Malatyalı Bekir Kopar ile Çankırılı ressam Şadan Memişoğlu idi. Dönem CHP-MSP koalisyonu dönemiydi. Bu gazetede grev oylamasını kazanarak, toplu sözleşme yapılmasını sağladık. Sonradan beni ‘Komünist Che Guevaracı’ olduğum gerekçesiyle işten attılar. O güne kadar Ernesto Che Guevara’yı okumamıştım. Merak ettim Che Guevara ile ilgili bir kitap bulup okudum. Baktım Che yiğit bir adammış. Beni de ona benzettikleri için hoşuma gitti. Bu konuyla ilgili geniş bilgiyi 1998 yılında Skala yayınlarından çıkan 'İkitelli'de Biten Babıali'de bulabilirsiniz.
        Milli Gazete’den sonra 1975 yılında askere gittim. Dönüşte İstanbul Gazetesi’nde bir yıl çalıştım. Sonra da 1977’de Abdi İpekçi’nin yönetimindeki Milliyet’e geçtim. Milliyet’te 8,5 yıl çalıştım. Benim için orası bir üniversite oldu. Milliyet’ten de kovuldum, sonra Güneş, Tercüman, Hürriyet, Akşam, Yeni Şafak ve Son Çağrı gazetelerinde haber müdürü, redaktör, düzeltmen olarak mesleğimi sürdürdüm. Milliyet, Tercüman ve Hürriyet'te gururla TGS işyeri temsilciliği yaptım.
        Türkiye Gazeteciler Sendikası basın emekçilerinin güvencesiydi. Bugün Türkiye Gazeteciler Sendikası'nın son kalesi Anadolu Ajansı'ndan kapı dışarı edilmek istenmesinden son derece ıstırap duyuyorum.
(Süleyman Boyoğlu)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder