Bu sabah (20 Haziran Çarşamba) saat 10.00 gibi TGC'de mesaime başlamak için dış kapıdan içeri girerken, ikisi bayan üç kişiyi Cemiyet'in logosunun altında fotoğraf çekerken gördüm. İçlerinden erkek olanının Cemiyet logosu ve yazısının altındaki çıkıntıya çıkarak uçar gibi fotoğraf çektirmesi dikkatimi çekti. Turist zannettim! Çok çok az (a little) İngilizcemle "One minute! I Want take your picture" dedim. Genç erkek "Niye fotoğraf çekmek istiyorsun?" demez mi! Şaşırdım... 'Ya ben sizi turist zannettim... Logonun altında inerken uçar gibi yapman dikkatimi çekti, o yüzden fotoğrafını çekmek istedim. Niye öyle yapıyordun?' dedim.
İsmini sormadığım genç arkadaş, "Bahçeşehir Üniversitesi'nde gazetecilik okuyorum. En büyük hayalim gazeteci olmak" dedi. Ben de kendisine 'Duvarına tırmanmanmaya çalıştığın Cemiyet'te görev yapıyorum' dedim. Bunun üzerine "İnşallah ben de sizin gibi gazeteci olurum" dedi. İçimden 'İnşallah pişman olmazsın!' diye söylendim.
İstediğim pozu almak için kendisinden az önce verdiği pozun benzerini bana da vermesini rica ederek, Cemiyet duvarına yeniden tırmandırdım. Ama istediğim pozu alamadan, yine de bir kare fotoğrafını çektim. Ardından kendisine başarılar dileyerek Cemiyet binasından içeri girdim. Fotoğrafı bilgisayara yükledim, altına da bu satırları karaladım...
(Fotoğraf: Süleyman Boyoğlu)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder